17 Mart 2013 Pazar

8. ÜKG Blog Turu: EŞLEŞME - ALLY CONDIE | Ön Okuma + Yorum




8.  ÜKG BLOG TURUNA HOŞGELDİNİZ!

Genç-yetişkin kitlesine hitap eden kitaplar ile yayın hayatına henüz yeni giren DeliDolu'nun yepyeni kitabı;,yurt dışında çok ses getiren Matched üçlemesinin ilk kitabı olan Eşleşme, bu blog turundaki konuğumuz oldu. ÜKG ekibi olarak çok heyecanlıyız. Ayrıca belirtmeden geçemeyeceğim, favori yazarlar listeme bir yenisi daha eklendi: Ally Condie!



BLOG TUR MENÜ

Bir öncekinde olduğu gibi yine 4 güne yaydık turu. Turun ilk gününde Yorumbaz ile birlikte yer alıyoruz. Sevgili Kitap'ta Eşleşme'nin ön okumasını ve kitap hakkındaki yorumumu bulabileceksiniz. Tur programımızın geri kalanına aşağıdan göz atabilirsiniz:





KİTAP KÜNYESİ


Eşleşme Üçlemesi / Matched Trilogy #1
Yazar: Ally Condie
Yayınevi: DeliDolu
Çevirmen: Emine Ayhan
Tür: Distopya, Genç Yetişkin, Aşk
Yayın Tarihi: Mart 2013
Sayfa Sayısı: 352
Goodreads Puanı: 3.77/5 (152,230 oylama)



Kimi seveceğinize, nerede çalışacağınıza, ne zaman öleceğinize başkalarının karar verdiği bir dünya düşünün.
Bu dünyada uzun bir hayata, harika bir işe, ideal bir eşe sahip olmak için neredeyse hiçbir bedel ödemek gerekmiyor ama bu seçimleri sizin adınıza başkaları yapıyor.
Yapay bir cam fanusun içinde yaşadığınızı fark ediyorsunuz ve bilinen yegane hayat ile daha önce hiç kimsenin gitmeye cesaret edemediği bir yol arasında kalıyorsunuz.
Yani mükemmeliyet ile tutku arasında...

Kitapları çevrildiği tüm dillerde çok satan Ally Condie'den muhteşem bir fantastik kurgu.

YURTDIŞI KAPAKLARI




TANITIM FİLMİ



ÖN OKUMA



YORUMUM

"Bir şeyi bir kez istedin mi, her şey değişir. Bense şu an her şeyi istiyorum. Hep daha, daha, daha fazlasını. Kendi işimi kendim seçmeyi istiyorum. Seçtiğim kişiyle evlenmeyi. Kahvaltıda turta yemeği ve iz sürücünün bandında değil de gerçek bir sokakta koşmayı. Okumak istediğim şiirlere ve yazmak istediğim sözcüklere kendim karar verebilmeyi. İstediğim öyle çok şey var ki. Kendimi bir su gibi, Cassia adında bir kızın şekline bürünmüş bir istek denizi gibi hissediyorum. En çok da ...'ı istiyorum."


     Çok uzun süredir heyecanla beklediğim bir kitaptı Eşleşme. Yayın haklarının alındığını öğrendiğimden beri çıkması için can atıyordum. Sonra bir gün Kitap Hayvanı'nın Günlüğü'nün sahibi sevgili Berke'miz sayesinde kitabın Mart ayında Eşleşme adı ile çıkacağını öğrendik. Böyle bir durumda ÜKG Kızları hiç durur mu? Hemen yayınevi ile görüştük ve Eşleşme'yi blog tur programımıza ekledik. Şimdi nereden nereye diye düşünmeden edemiyorum. Hey gidi hey... :)

     Hemen yoruma geçmek istiyorum çünkü söyleyecek çok şeyim var ama nereden başlayacağımı bilmiyorum. Açıkçası şu anda önümdeki defterde duruyor her şey. Dün gece kitabı bitirdiğim gibi düşüncelerimi aktarmıştım sayfalara. İki üç sayfa doldurmuşum koca deftere ama bana hâlâ yeterli gelmiyor yazdıklarım. Nedense biraz gerginim bu konuda. Kitabı hakkıyla yorumlayamayacağımı düşünüyorum. Keşke kelimeleri biraz daha iyi kullanabilsem ve istediğim şekilde anlatabilsem sizlere kitabı... Poff da pof. :(
Tamam, tamam. Biliyorum.
"Şu yorumu görsek de gitsek artık?", diyorsunuz.
Bence de.
O hâlde gereksiz konuşmalarıma burada son verip yoruma geçiyorumm~

     Açıkça söylemem gerekirse kitap pek beklediğim gibi başlamadı. İlk bir kaç bölümde konuya alışmakta, kitaba adapte olmakta zorlandım. Ama bir dakika! Bunun için geçerli bir nedenim var. Kitabı otobüste okumaya başlamıştım. Çok istememe ve özenmeme rağmen yolculuk sırasında kitap okuyamıyorum, kahrolası miğdem anında bulanmaya başlıyor. Eşleşme ile de kötü bir anımız oldu ve şey... eee, bitti diyelim daha fazla detay vermeden.

Off tamam -_-
Ciddi ciddi yoruma geçiyorum, ben de bunaldım!
Bir daha olmayacak, lütfen okumaya devam edin.

     Her ne kadar iyi başlamasak da kitap sonradan bir açıldı, pir açıldı. 15. sayfadan itibaren. -Ön okumayı okuyanlar da tahmin edebilirler bunu.- Öyle çok heyecanlı, ekşınlı bir kitap değil aksine çok durgun, düzgün ve sade. Ama onu benim için ilginç, okunabilir ve özgün kılan en büyük özelliği de bu aslında. Bilmiyorum ben çok farklı ve içten buldum Eşleşme'yi. Duygusal yönden ağır, düşünmemizi sağlayan ve farkındalık duygusu uyandıran  bir kitap. Yazar duyguları o kadar farklı, o kadar güzel kullanmış ki, hayran kalmamak elde değil. Çok farklı bakış açıları yakalamış. Bir distopya kitabında bu önemli bir şey. Yazarın kesinlikle hakkını verdiğini düşünüyorum.



"Gözlerime yaşlar dolanıyor ama onları geri gönderiyorum. Çünkü hayatımda onu net olarak görmek istediğim bir an varsa, o da bu an."


     Hikâye kimilerine karamsar gelebilir ama ben hiç öyle bulmadım. Sadece belki biraz fazla hüzünlüydü. Ama umut da vardı. İnanın kapaktaki o güzel yeşil tonları gibi insanda güzel, aydınlık dolu duygular uyandıran bir kitap Eşleşme.

Ky ve Cassia
     Ağladığım yerler oldu dersem şaşırmazsınız değil mi? Çok duygusal bir yapım var o yüzden ağlamasaydım başta kendim şaşardım bu duruma. En olmadık yerde bile duygulandığım oluyor çünkü. Kitapta, belki size ilginç gelebilecek bir yerde ağladım ben. Karakterlerden biri olan Ky ile birlikte hem de. :'( "Hangi sahneymiş o, merak ettim?",  diyorsanız söyleyebilirim: Cassia, Xander, Ky ve bir kaç arkadaşlarıyla birlikte sinemaya gidiyorlar. Gösterimdeki film bir savaş filmi. Ky hariç diğerlerine izledikleri şey komik geliyor. Çünkü onlar en ufak bir savaşın bile mümkün olmadığı bir hayatta, bir toplumda yaşıyorlar. Dolayısıyla izledikleri görüntüler onlara abartılı, saçma ve hatta komik geliyor. Tek tepkileri gülmek oluyor. Onları gören bir komedi filmi izliyor sanır. Öte yandan Ky oturduğu yerde sessizce ağlıyor. Çünkü bu görüntüler onun için yabancı değil. Çünkü o, bu savaşın gerçekleştiği yerden, sınır dışından geldi. İzlediği şeyin bir film değil de gerçek görüntüler olduğunu bir tek o biliyor...

     Dün gece kitabı bitirdiğimde bir duygu karmaşası içine düştüm. Aslında diye düşündüm gelecekte aynı şeyleri bizim veya gelecek nesillerin yaşamayacağı ne malum? Şu an bir çok şeyin değerini bilemiyoruz. Hep daha fazlasını istiyoruz. Halbuki kitaptaki o dünyada bir kol saatinin bile ne kadar değerli olabileceğini anlatmaya çalışıyor bize yazar. Yazı yazmayı bırakın kitapların imha edildiği bir dünya orası. Teknoloji böyle ilerlerse aynı şeyin bizim kitaplarımızın da başına gelmesi olasılığı çok yüksek.

     Gel gelelim kitabın olumsuz yönlerine. Şu kip meselesinden bahsedeceğimi düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Çünkü beni pek rahatsız etmedi bu konu. Daha önce de okudum zaten böyle kitaplar. Mesela Veronica Roth'un ödüllü Uyumsuz/Divergent kitabı da aynı şekilde yazılmıştı. Her neyse benim tek şikayetim kitabın kapağının neden ama neden şu şekilde olmadığı:

Bu yanar dönerli kapağı görünce içim gitti resmen.
Keşke dedim bizim kitabımız da böyle olsaydı. dedim
Niye, niye, niye, niye, niye dedim?! 
:(



     KAPANIŞ: Daha önce okuduğum hiçbir distopya kitabına benzemiyor Eşleşme. Yaratılan dünya çok eşsiz. Olasılıklar üzerine yönetilen bir toplum gelecekte bizim de aynı şeylerle karşılaşabileceğimiz ile ilgili şüphelere düşmemize neden oluyor. Düşünmemize. Bir şiirin, bir kelimenin bile ne kadar değerli olabileceğine. Ve eşsiz karakterler; onların duygularını anlamaya çalışacak ve aşkı onlarla birlikte hissedeceksiniz... İşte size kitabı okumak için ihtiyacınız olacak tüm nedenler.

Vee son olarak Team Ky diyorum ve çekiliyorum arkadaşlar.
Sahip olduğumuz her bir şeyin değerini bilebilmek umuduyla...


VERDİĞİM PUAN



böhüüüü T.T



Katkılarından dolayı DeliDolu Kitap'a bir kez daha teşekkürler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder