12 Şubat 2013 Salı

KİTAP YORUMU: BRODI ASHTON - YERKARA





KİTAP KÜNYESİ




Yerkara

Ait Olduğu Seri: Everneath / Yerkara #1
Yayınevi: DEX
Çevirmen: Alkım DOĞAN
Tür: YA, Fantazya, Paranormal, Yunan Mitolojisi, Doğaüstü
Sayfa Sayısı: 336
Yayın Tarihi: Ocak, 2013
Goodreads Puanı: 3.86 (11,926)




Arka Kapak

Nikki altı ay önce, birden ortadan yok olmuştu. Nikki bu süre boyunca yerin altında, Yerkara adı verilen bir diyarda yaşamıştı; zaman burada farklı işliyor, bambaşka yollarla besleniliyordu.

Nikki, Yeryüzey'e, eski yaşamına ve sevgilisi Jack'e veda etmek için geri döndü. Geçmişi unutmak ve hayatına devam etmek istiyor ama Yerkaray'a döneceğine söz verdi.
Çünkü Cole onu bekliyor.

Cole, Nikki'yi baştan çıkarıp Yerkara'ya gelmesi için kandırmıştı.
Şimdi de Yerkara'nın yönetimini ele geçirmeye karar verdi ve bunun için Nikki'ye ihtiyacı var:

Nikki Yerkara'ya dönüp Cole'un kraliçesi mi olacak, yoksa Yeryüzey'de Jack'le mi kalacak?

"Ashton'ın ilk romanı çok katmanlı ve merak uyandırıcı. Yazar özlemenin, kaybolmanın ve hayatta kalmanın doğasını araştırırken Osiris, Orpheus ve Persephone gibi mitlerden ilham alıyor."
- Publishers Weekly


YURTDIŞI KAPAKLARI


TANITIM FİLMLERİ

 


KİTAP YORUMU



     "Aşk, ölümsüzlük ve kaybedişin dramatik hikayesi."

     Nereden başlasam bilemiyorum. Duygusal yönden çok ağır bir okuma oldu benim için. Bu denli etkileneceğimi tahmin etmiyordum. Verilen duygular son derece gerçekçi, karakterlerin aşkı çok içten ve güzeldi. Kitabın sonundaki o sahne yok mu? Mahvetti beni! Gözyaşlarıma hakim olamadım... Ağladım da ağladım. Her hatırlayışımda tüm o hisler yeniden etrafımı sarmaya başlıyor; Aşk, özlem, fedakarlık...

     Başta, Ölümcül Merhamet ile bunun arasında kararsız kalmıştım, ilk önce hangisini okusam diye. Sonra arka kapaktaki tanıtım yazılarını tekrar okudum ve Yerkara bu seçimin galibi oldu! Neden mi? Çünkü arka kapağı "BURADA-AŞK-ÜÇGENİ-VAR!" diye bas bas bağırıyordu. Ben de kitabı kaptığım gibi hemen okumaya başladım. Sayfalar bildiğin akıp gitti. -Şak-şak-şak!- Geç saatlerde başlamasaydım eğer kitap tek oturuşta bitmiş olacaktı. O kadar heyecanlı ve sürükleyiciydi yani.

     Şimdi gelelim neleri sevip sevmediğime. Mitolojiden esinlenen bir kitap olduğunu söylememe gerek yok sanırım. Seviyorum böyle kitapları. Pek azında hayal kırıklığına uğramışımdır (bkz.Tanrıça by Aimee Carter). Yerkara ise kesinlikle favorilerim arasında. Bir kere çok, çok orijinal bir konusu var. Yazar direkt Persephone ile Hades'in hikayesini kopyalamamış, ondan bambaşka bir şey çıkarmış. Hani bazen kitaplarda dejavu hissi yaşarız ya, o bu kitapta yok mesela -aşk-meşk sahneleri hariç tabii-. Hikayenin akışı güzel. Sayfaları merakla çeviriyorsunuz. Aşk üçgeni demiştim. Fena değildi ama gerek bile yoktu aslında. Alternatif bir eleman aramadım yani. Hatta, Cole -alternatif olarak gördüğüm şahıs- fazlasıyla sıktı beni. Daha doğrusu anlayamadım ben onu. Yazar bu karakterin duygularını saklamakta pek bir istikrarlıydı nedense. O yüzden Cole ile ilgili çok fazla soru işareti kaldı kafamda. Artık ikinci kitaba kaldı cevaplar.

     Sevmediklerim demeyim de, eksik bulduklarım; bazı karakterler çok arka plandaydı. Mesela Nik'in en yakın arkadaşı Jules. Genelde böyle kankaların sahneleri çok geçer kitapta ama bu Jules pek konuşkan bir tip değil sanırım. Kız iyi tarafta mı, kötü tarafta mı anlayamadım. Ayrıca azıcık inişli çıkışlı bir kitap. Orta kısımlarda abartılı bulduğum yerler oldu. Ama finale doğru açıldı, hatta harika bitti. Bir başka şikayetim de kitabın çok kısa olması. -böhüü- Çok çabuk tüketiliyor. Bir bakıyorsunuz ki çevirecek sayfa kalmamış.

      Kitabın sonunda büyük çaplı bir şok geçirmiş olsam da yazar sonradan iyi toparladı. Yoksa bir köşeye sıvışıp zıvaracaktım resmen. -Bilmeyenler için: sulu gözün tekiyimdir.- Yazarın son satırlarına az da olsa 'umut' ekleyerek bitirmesini çok takdir ettim. Kimi acımasız yazarlar, kitabı hiç olmadık bir yerde bitirmeye bayılıyorlar.

AZICIK SPOILER MI İSTİYORSUN? PEKALA...
     Sevmiyorum ben spoiler vermeyi ama isteyen arkadaşlar oluyormuş. Onlar için kısa ve öz bir şekilde bahsedelim hemen; Esas kız ve esas oğlan sevgilidir. Kasabaya yeni gizemli bir eleman gelir ve kıza yaklaşmaya başlar. Bununla birlikte kızın hayatı da değişmeye başlar. Annesini kaybeder. Üzerine bir de sevgilisini iş üzerinde yakalayınca dünya başına yıkılır ve acısını dindirebileceğini söyleyen o diğer çocuğa koşar. -ah, safımm- Yapacağı hatanın farkına çok sonradan varacaktır. -buralar feci spoiler olur o yüzden atlıyorum- Yer altında geçirdiği bir asır süre sonrasında -gerçekte 6 ay geçiyor- dünyaya geri döner ama sadece 6 aylığına. Bu süre bittikten sonra ya ikinci oğlanla sonsuz yaşamı seçecektir ya da Karanlık gelip onu alacaktır. Fakat onun tek isteği ve dileği normal hayatına, ailesine, arkadaşlarına ve en çok da sevdiği insana geri dönmektir.
SPOILER BİTTİ!

Kapanış: Anlayacağınız üzere tarafımca sevilen ve büyük bir keyifle sömürülen bir kitap oldu Yerkara. Son zamanlarda çıkan kitaplar arasında yapacağınız en iyi tercihlerden biri olacağını düşünüyorum. Aldığınıza ve okuduğunuza pişman olmayacağınızdan eminim. Bence hemen bir tane edinin ve bu güzel hikayenin keyfine varın!

ALINTILAR

     Bildiğim tüm kelimeler boğazımda kaldı. Hem ona koşmak hem de var gücümle ondan uzaklaşmak istiyordum. Hem gülmek hem de ağlamak. Hiçbirini yapamayıp oracıkta donakaldım.
..."Sen benim şans perimsin."
     Gözlerine bakmak için iyice boynumu uzattım. "Hep bir erkeğin gelip bana bunu söylemesini beklemiştim."
     Bana herkesin içinde pek de uygun kaçmayacak türden bir öpücük verdi. Serinkanlı düşünme yetisini kaybetmiş olsaydım utançtan yerin dibine geçebilirdim. Kolları sırtıma uzandı ve beni kendisine öyle sert bir şekilde çekti ki ayaklarım zar zor yere değiyordu. Ve etrafımızdaki her şey yavaş yavaş görünürlüğünü yitirdi. Jack ne zaman beni öpse böyle oluyordu.
"Bir şey söyle Becks. Bir şey söyle."
"Seni," dedim. "Seni hatırlıyorum." Gözlerimi açmadım. Ellerinin iki yanına düştüğünü hissettim. Geri çekilmedi.
"Benim hakkımda neyi hatırlıyorsun?" Sesi yoğun bir duyguyla yüklüydü. Dizginlemek için mücadele ettiği bir duygu.
     Gözlerim kapalı, rahatlıkla onu asrın diğer tarafında hayal edebiliyordum.
"Elinin nasıl da tüm omzumu kapladığını hatırlıyorum. Kafanda bir şeyi çözmeye çalışırken alt dudağının nasıl sarktığını. Sabırsız olduğunda yüzük parmağını nasıl hafif hafif vurduğunu..."
"Kimi zaman..." Sustu, gözlerini sımsıkı kapadı. "Kimi zaman kalplerimiz... biraz kırılır."
...Arabamın kapısını açtım. Fakat Cole arkamdan kapıyı kapattı. Elini araba camına dayadı. Arkamı döndüm. Yüzü çok yakındı. "Ne? Ne istiyorsun?"
"Seni Nik, seni."Cole bir kaç derin nefes aldı. "Seni istiyorum..."

KİTABIMIZ ÇOK FOTOJENİK ;)



EVERNEATH İÇİN HAZIRLANMIŞ ŞIK BİR KOMBİN

Everneath

Everneathtizzy-potts tarafından grey pumps ile yaratıldı

      


SON OLARAK | PUANIM: 4/5 !!!


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder