15 Aralık 2013 Pazar

KİTAP YORUMU: AVCININ İNTİKAMI - Elizabeth May




KİTAP KÜNYESİ


Özgün Adı: The Falconer
Yazar: Elizabeth May
Seri: The Falconer Trilogy #1/3
Çeviri: Deniz Başkaya
Yayın Tarihi: Aralık, 2013
Tür: Paranormal, Fantastik, Steampunk, Genç Yetişkin
Goodreads Puanı: 3.86 (530+ oylama)
Sayfa Sayısı: 442
Not: İngiltere'den sonra kitabın yayınlandığı ikinci ülkeyiz. Amerika'da 2014 Mayıs ayında  yayınlanacak.


ARKA KAPAK

Edinburgh, İskoçya, 1844.
Sosyeteye henüz takdim edilmis masum ve büyüleyici bir leydiydi, ta ki annesi öldürülene kadar.
O artık bir peri avcısı.
Gündüzleri çay davetlerinde etrafa yapmacık gülücükler dağıtıyor, geceleri ise kendi yaptığı icatlarla ölüm saçıyor.
İntikam yemini etti, annesinin katilini bulacak.
Önüne hiç tahmin etmedigi bir engel çıkana dek durmayacak.

YURTDIŞI KAPAKLARI



Bİ' DK. İZİN VERİRSENİZ EĞER

Öncelikle kitabın o "feciiiii" finalinin etkisinden halâ kurtulamadığım için içimdekilerin bir kısmını kusmam lazım buraya. İzninizle.

HAYATIMDA
OKUDUĞUM
EN
PİS VE ACIMASIZCA YAZILMIŞ
FİNALDİ!
>____<


Önce kocamaaaan bi' hönkledim.
Ne-ne-nasıl yani, eksik mi basılmış bu dedim.
Ardından acı gerçeği farkettiğim an gidip yazara bi iki kafa atasım geldi.
Sonra yok dedim olmaz daha 2 kitap yazacak, bize sağlamı lazım.
Amaa...
nedeen-nedeeeen-nedeeeeeen!
:'((((((((((((


İyi değilim, değilim.
Ama şu yoruma başlasam iyi olacak.


BAŞLANGIÇ NOTU: Bu kitabı çok sevilen Yorumbaz'ın sahibesi sevgili Büşra ile birlikte okuduk-yorumladık. Eminim benim yazımdaki bir çok eksikliği o tamamlamıştır kendi yazısında. Hatta siz gidin bir önce onun yorumunu okuyun bence. Koşun buraya himen!

YORUM


NA bir yana historical-fantasy bir yana benim için. Çok seviyorum. Aslında bu türün özel bir ismi de var ama aklıma gelmedi bir türlü. (19. yüzyılda geçen fantastik-paranormal kitaplara verilen bir isim.) Bir daha karşılaşırsam bir yere not edeceğim. Hatta aranızda bilenler varsa bana söyleyin lütfen, yarım saat araştırdım bulamadım. -_-

The Falconer (Şahinci)

Daha önce okuyupta bayıldığım bir kitap olan Ölümcül Merhamet'e benzer bir kitap. Ama aralarında önemli bir fark var. Avcının İntikamı'nda paranormal içerik önemli bir yer kaplıyor. Bir de Steampunk denilen bir çeşit kurgusal ortamda geçiyor. Ne anlama geldiğini merak ediyorsanız eğer şu tanım size yardımcı olacaktır:
"Kraliçe victoria dönemi giyim kuşamı ve mekanik teknoloji kullanımı gibi ortak öğelerle stilize edilen, hiç varolmamış bir geçmişi anlatan bilimkurgu alt türü." (alıntı linki)

Şu güzelliğe bakar mısınız? :'(

Kısaca konusundan bahsedeyim: Leydi Ailena'nın annesi bir peri tarafından kızının gözleri önünde öldürülür. Bu acı kayıpla birlikte Ailena değişmiş, kendisini annesinin intikamını almaya adamıştır. Ve bir yıl sonra sosyeteye takdim edildiği gece ilk kez bir peri öldürür. Hem de bir yıl boyunca kendisini eğiten başka bir perinin yardımları sayesinde. O artık perileri avlayan bir avcı. O bir 'Şahinci'.

Şimdi sıkı durun. Alemin en karizmatik perisi geliyor!
(Peri deyince de işin karizması kaçıyor ama...)

Karşınızda Kiaran Mackay
Gönlüme göre bir resim de bulamadım.
Artık bununla idare edeceğiz.
Gözleri dipsiz bir kuyu gibi; sanki içlerinde sonu olmayan derin ve karanlık bir boşluk var. Gözlerinde siyah olmayan sadece dipsiz uçurumun içinde yanan birer kor gibi görünen altın rengi benekler. Benekler Kiaran'ın yaşını yansıtıyor. Yüzyılların gelip geçişine, sayısız insanın yaşamına ve ölümüne, koca medeniyetlerin doğuşuna ve yıkılışına tanıklık etmiş. O yaşayan bir tarih kitabı.

Evet... yani... şimdi açık konuşayım, kitabı sevmemin en büyük nedeni Kiaran. Öyle karanlık, öyle gizemli bir karakter ki sormayın. En sevdiğimden! Bana Barrons'u anımsatan ilk karakter oldu ayrıca. Düşünün artık siz. :D

Şimdiii. Peri konusunu biraz açalım. Kitapta periler 2 ana gruba ayrılıyor. İyiler-kötüler. Seelie ve Unseelie. Tanıdık geldi değil mi? Ateş Serisi? Evet, iki kitaptaki peri dünyası birbirine oldukça benzer nitelikler taşıyor. Ama zaten bu İskoç tarihinde anlatılan eski hikayeler, destanlardan (ama emin değilim, üşendim ve bu konuda herhangi bir araştırma yapmadım) faydalanmış hep yazarlar. Yani okuyup da "aaa bunu Karen'dan çalmış" demeyin sakın. Öyle bir şey yok. Zaten iki kitap kurgu açısından oldukça farklı. Yalnızca perilerden bahsediyorum ben. Her neyse. Ne demiştim.. Hah, 2 gruba ayrılıyor dedim. Ve ayrıca bir dolu ırkı var bu perilerin. Tuhaf tuhaf isimler. Hepsini saymayacağım zaten tümü geçmiyor kitapta da. Yalnızca bilmemiz gereken bir kaç türü var. Aklımda kalanlardan biri baş karakter KİARAN'ın ırkı Sondaine Sith; diğeri de kitabın en sevimli karakteri olan küçük peri Derrick'in ırkı, Pixie.

Avcının İntikamı, sayfa 173
Aksiyon (dövüş) sahneleri çok iyiydi. Küçük bir aşk üçgenimiz var. Olmasa da olurmuş. Küçük peri Derrick'in komiklikleri, Kiaran ile Ailena'nın birbirlerine sataştığı tüm sahneler, havada uçan o şey (! adını unuttum), Ailena'nın icadı olan silahlar, köprü sahnesi, mühür olayı veeeeeee Kiaran, Kiaran, Kiaran!
Tüm kitap boyunca beklediğim sahnenin sonlara doğru gerçekleşmesi üstüne hiç beklemediğim bir final ile yazarın kitabı sonlandırması. Gerçekten çok acımasızca! :'(
O bir insan değil. O bir insan değil. O bir... Hay lanet, dokunuşu kesinlikle bir insan gibi.
Distopya kitaplarından bildiğimiz -geliyorum, -gidiyorum gibi şimdiki zaman kipi ile anlatım yapılmış. Yazarımız özellikle mi tercih etmiş acaba? Açıkçası ben pek hoşlanmıyorum. Yani ne gerek var? Distopya kitabı okurken bile bazen kimden türedi bu alışkanlık diyorum. Neyse ki başta yadırgasam da okudukça alışıyor insan çok da sıkıntı olmuyor.

KAPAK! Bu konuda çok doluyum. Gördüğümde öyle çok üzüldüm ve yıkıldım ki. Meleğin Düşüşü'ne olanlar buna da olacak diye korkuyorum. Çoğu kişi kapağa bakıp da almaya kalkışmayacak ve böyle güzel bir kitabı okumaktan mahrum kalacak. :( Ve orijinal kapak o kadar güzel ki. (Bir Gene Mollica eseri.) Oldukça pahalı olduğunu tahmin edebiliyorum. Ama değer bence. O kapakla kesinlikle ama kesinlikle çok daha fazla ilgi görürdü, bundan eminim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder